wind

İngilizce wind nedir, İngilizce - Türkçe sözlük wind ne demek?

n. dönemeç, kurma (saat)
————————
v. çevirmek, sarmak, dolamak, kıvırmak, döndürmek, kıvrıla kıvrıla gitmek, dolambaçlı olmak, açmak (yol), sarılmak, dolanmak, kıvrılmak, bükülmek
* * *
1. nefessiz kal (v.)
2. rüzgar (n.)
* * *
I
1. [wind]
noun
1) ((an) outdoor current of air: The wind is strong today; There wasn\'t much wind yesterday; Cold winds blow across the desert.) rüzgâr
2) (breath: Climbing these stairs takes all the wind out of me.) nefes, soluk
3) (air or gas in the stomach or intestines: His stomach pains were due to wind.) gaz
2. verb
(to cause to be out of breath: The heavy blow winded him.) nefesini kesmek
3. adjective
((of a musical instrument) operated or played using air pressure, especially a person\'s breath.) nefesli, üflemeli
- windy
- windiness

- windfall

- windmill

- windpipe

- windsurf, windsurfer, windsurfing

- windscreen

- windsock

- windsurf

- windsurfer

- windsurfing

- windswept

- get the wind up

- get wind of

- get one\'s second wind

- in the wind

- like the wind

II
past tense, past participle - wound; verb
1) (to wrap round in coils: He wound the rope around his waist and began to climb.) sarmak, dolamak
2) (to make into a ball or coil: to wind wool.) sarmak
3) ((of a road etc) to twist and turn: The road winds up the mountain.) dolanmak, kıvrıla kıvrıla gitmek
4) (to tighten the spring of (a clock, watch etc) by turning a knob, handle etc: I forgot to wind my watch.) kurmak

- winder
- winding

- wind up

- be/get wound up

v.nefessiz kal:n.rüzgar

/wind/ a. rüzgar, yel; nefes, soluk; (midede) gaz; boş laf, hava cıva ¤ /waynd/ e. sarmak, dolamak; (çevirip) sıkmak/kurmak; (bir kolu, vb. çevirerek) hareket ettirmek, açmak/kapatmak/indirmek/yükseltmek; (yol, nehir, vb.) dolanmak, döne döne gitmek; (down ile) (saat) iyice yavaşlamak, duracak gibi olmak; (down ile) dinlenmek, rahatlamak, yatışmak; (up ile) (saat) kurmak; (up ile) bitmek, sona ermek; (up ile) bitirmek, sona erdirmek; (up ile) kon. son bulmak; (up ile) telaşlandırmak, ateşlendirmek, azdırmak, heyecanlandırmak break wind kon. osurmak, yellenmek get the wind up kon. ödü kopmak, korkudan ödü patlamak get wind of kon. duymak, haberdar olmak, kokusunu almak, şüphelenmeye başlamak go like the wind rüzgar gibi geçmek put the wind up kon. ödünü patlatmak see how the wind blows ağız aramak the wind müz. üflemeli çalgılar wind back geri sarmak wind chart metr. rüzgar haritası wind clouds metr. rüzgar bulutları wind-cut stone coğ. rüzgar çakılı wind direction coğ. rüzgar esiş yönü wind down aşağı indirmek, kapamak wind-driven generator elek. rüzgarla çalışan jeneratör wind erosion yerb. rüzgar erozyonu wind force metr. rüzgar gücü wind forward ileri sarmak wind gauge anemometre wind instrument müz. üflemeli çalgı wind load rüzgar yükü wind off teks. sağmak, rolik açmak wind rose rüzgargülü wind scale rüzgar cetveli wind-shaped stone coğ. rüzgar çakılı wind speed metr. rüzgar hızı wind tunnel deneme tüneli, aerodinamik tünel wind up yukarı kaldırmak, açmak wind vane metr. rüzgar bayrağı, yel bayrağı wind velocity rüzgar hızı wind wave metr. rüzgar dalgası /wind/ e. soluğunu kesmek, nefesini kesmek, nefes nefese bırakmak be winded soluğu kesilmek, nefesi kesilmek, nefes nefese kalmak


İngilizce - Türkçe sözlüğünde İngilizce wind kelimesinin Türkçe manası nedir? İngilizce dilindeki wind kelimesinin Türkçe dilindeki manasını yukarıda okuyabilirsiniz. wind diğer dillerde anlamlarına aşağıdan ulaşabilirsiniz.

Was this article helpful?

93 out of 132 found this helpful