grade

n. derece, aşama, basamak, rütbe, kademe, sınıf, kalite, eğim, seviye, düzey, başarı notu
————————
v. sınıflamak, sınıflandırmak, derecelendirmek, not vermek, düzeltmek, düzenlemek
* * *
1. derece
2. derecelendir (v.)
3. derece (n.)
* * *
[ɡreid]
1. noun
1) (one level in a scale of qualities, sizes etc: several grades of sandpaper; a high-grade ore.) sınıf, derece
2) ((American) (the pupils in) a class or year at school: We\'re in the fifth grade now.) sınıf
3) (a mark for, or level in, an examination etc: He always got good grades at school.) not, numara
4) ((especially American) the slope of a railway etc; gradient.) eğim, meyil, rampa
2. verb
1) (to sort into grades: to grade eggs.) sınıflandırmak
2) (to move through different stages: Red grades into purple as blue is added.) bir tondan/renkten öbürüne dönüşmek
•
- gradation
- grader

- grade school

- make the grade

derece

/greyd/ a. rütbe; derece; cins; Aİ. eğim, yokuş, meyil; Aİ. sınıf; not ¤ e. ayırmak, sınıflandırmak grade A birinci kalite, A grat grade control kalite kontrolü, tenör kontrolü, nitelik denetimi grade crossing hemzemin geçit make the grade başarmak, işi götürmek

İngilizce - Türkçe sözlüğünde İngilizce grade kelimesinin Türkçe manası nedir? İngilizce dilindeki grade kelimesinin Türkçe dilindeki manasını yukarıda okuyabilirsiniz. grade diğer dillerde anlamlarına aşağıdan ulaşabilirsiniz.