açıkgöz

بصير
ذكي
صاح
فاطن
فطن
فطين
فهامة
فهم
كيس
لحن
لوذعي
مبصر
متبصر
متنبه
متوق
متيقظ
مستبصر
مستيقظ
منتبه
نبه
نبيه
يقظ
يقظان

1. بصير [بَصِير]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
2. ذكي [ذَكِيّ]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
3. صاح [صاحٍ]
Anlamı: uyanık davranarak çıkarını sağlayan
4. فاطن [فاطِن]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
5. فطن [فَطِن]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
6. فطين [فَطِين]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
7. فهم [فَهِم]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
8. فهامة [فَهَّامَة]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
9. كيس [كَيِّس]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
10. لحن [لَحِن]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
11. لوذعي [لَوْذَعِيّ]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
12. مبصر [مُبْصِر]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
13. متبصر [مُتَبَصِّر]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
14. متنبه [مُتَنَبِّه]
Anlamı: uyanık davranarak çıkarını sağlayan
15. متوق [مُتَوَقٍّ]
Anlamı: uyanık davranarak çıkarını sağlayan
16. متيقظ [مُتَيَقِّظ]
Anlamı: uyanık davranarak çıkarını sağlayan
17. مستبصر [مُسْتَبْصِر]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
18. مستيقظ [مُسْتَيْقِظ]
Anlamı: uyanık davranarak çıkarını sağlayan
19. منتبه [مُنْتَبِه]
Anlamı: uyanık davranarak çıkarını sağlayan
20. نبه [نَبِه]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
21. نبيه [نَبِيه]
Anlamı: imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen
22. يقظ [يَقِظ]
Anlamı: uyanık davranarak çıkarını sağlayan
23. يقظان [يَقْظان]
Anlamı: uyanık davranarak çıkarını sağlayan

Türkçe - Arapça sözlüğünde Türkçe açıkgöz kelimesinin Arapça manası nedir? Türkçe dilindeki açıkgöz kelimesinin Arapça dilindeki manasını yukarıda okuyabilirsiniz. açıkgöz diğer dillerde anlamlarına aşağıdan ulaşabilirsiniz.